-“Ülkemiz, sadece kitle turizmi ile yetinecek kadar dar olanaklara sahip bir ülke değil”
Başbakan Tufan Erhürman, KKTC’in sadece kitle turizmi ile yetinecek kadar dar olanaklara sahip bir ülke olmadığını belirterek, “Bizim ülkemizde alternatif turizmden çok daha yaygın kesimler kazanç sağlayabilir. Alternatif turizmle çok daha yaygın bir şekilde gelir elde edebiliriz” dedi.
Başbakan Erhürman eşi Nilden Erhürman’la Tatlısı Ot ve Kültür Festivali’nin açılışına katıldı. Başbakan Erhürman, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve bazı bakanların da katıldığı festival açılışında, tek tek stantları da gezdi.
Başbakan Erhürman, Tatlısu Ot ve Kültür Festivali’nin açılışında yaptığı konuşmada, Tatlısu’da tarih, doğa, gastronomi, kültür olduğunu ifade ederek, Tatlısu’yun, başka türlü bir şey yapmanın imkan dahilinde olduğunun ispatı olduğunu” söyledi.
Ot Festivali’nin adının önce şaşırttığını, stantları gezince anlamının daha iyi görüldüğünü dile getiren Başbakan Erhürman, “Ot Festivali bize, başka türlü beslenmek mümkün, başka türlü bir mutfak mümkün, başka türlü bir gasrtronomi mümkün diyor. Bununla yetinmiyor, Tatlısu’da yapılanlarla başka türlü bir köy yaşamı mümkün, başka türlü bir yerel yönetim vizyonu mümkün de deniliyor. Yine Tatlısu’da yapılanlarla başka türlü bir turizm mümkün deniliyor” diye konuştu.
Tatlısu’da yapılan arkeolojik kazılara Tatlısu Belediye Başkanının desteğini takdir ettiğini, bunun, Tatlısu’yun geleceği açısından önemli ve farklı bir turizmin mümkün olduğunun açık göstergesi olduğunu kaydeden Başbakan Erhürman, Tatlısu’da bulunan Minia Kıbrıs’ın da farklı bir vizyonun eseri olduğunu söyledi.
-“Farklı turizm modellerini bir sepette buluşturabilmeliyiz”
Girne, Gazimağusa ve Lefkoşa’nın kitle turizmine açıldığını ifade eden Başbakan Erhürman’ şöyle devam etti:
“Ama bizim ülkemiz, sadece kitle turizmi ile yetinecek kadar dar olanaklara sahip bir ülke değil. Bizim ülkemizde alternatif turizmden çok daha yaygın kesimler kazanç sağlayabilir. Alternatif turizmle çok daha yaygın bir şekilde gelir elde edebiliriz. Tek tek köylülerimiz de kazanabilir, küçük işletmelerimiz de kazanabilir. Köylerimiz, başka Avrupa ülkelerinde gördüğümüz turistik köylere dönüşebilir. Bu vizyonla buraları ele almalıyız ve ülkemizde farklı turizm modellerini bir sepette buluşturabilmeliyiz.”